Gizem Tetik

Uyumak, rahatlayabilmekle ve sistemini bırakıp gevşetebilmekle ilişkilidir. Çocuk zorlandığında, rahatlayamadığında, haliyle uyumakta ve uykuya dalmakta sıkıntı çekiyor. Ebeveyni tek başına uyumasında ısrarcı olunca, bu da ayrı bir stres faktörü oluşturduğundan sonrasında bu durum içinden çıkılması zor bir hal alıyor, çocuk rahatlayamıyor, uyuyamıyor.. 

 

Her çocuğun kendine has özelliği ve ihtiyaçları vardır. Bu nedenle her çocuğun uyku ile ilişkisi aynı olmuyor haliyle.. Kitaplarda ya da ‘uyku eğitimlerinde’ geçen -meli -malı şeklinde tavsiyeler ile ilerlerken çocuğun ihtiyaçlarını göz ardı ediyoruz maalesef. Tek başına uykuya alışma sürecinde çocuğu yıpratacak ve çocuğu daha da ajite eden yöntemlerin tercih edilmesi daha büyük zorlanmalara yol açabilmektedir. Bu nedenle ebeveynlerin kendi iç seslerini dinlemeleri, aradaki bağı ve ilişkiyi şefkatle  göz etmelerinde fayda vardır.

 

-Çocuğum kaç yaşındayken odaları ayırmalıyız?

Odaları ayırmanın belli bir yaşı yoktur. Her ailenin düzeni farklı olduğundan buna annenin, babanın ve çocuğun birlikte karar vermesi en doğru olanıdır. Her ayrılık gibi ebeveyn ve çocuğu için odaları da ayırmak bir yas, hüzün sürecidir. Bu nedenle bu geçişi belirli rutinlerle daha yumuşak götürmek önemlidir.

 

-Uyku için kolaylaştırıcı tavsiyeler 

İlk olarak kendinize şunu sorun, ‘Çocuğumun uyuması için şu anki uyguladığım yöntemler kendi ihtiyacıma mı hizmet ediyor yoksa çocuğun ihtiyacına mı?. Bazen kendi zorlanmalarımız sürece dâhil olunca çocuğun sinyallerini kaçırabiliyoruz, şu an neye ihtiyacı var, göremiyoruz. 

Çocuğunuzun farklı odaya geçiş sürecinde, duygularını ifade etmesine alan açmanız, bu konu hakkında ona hikâye okumanız ve ağlamalarına izin vermeniz çok değerlidir. 

Bir diğer gözetmemiz gereken çevresel koşullarına odaklanıldığında ise çocuğun uykuya geçişini kolaylaştıracak ortam, beslenme düzeni, odanın ısı/karanlık/ses düzeyini göz önünde bulundurmakta fayda vardır. Uyku öncesi ya da o dönemki aile içi stres faktörlerini fark etmek, minimuma indirmek kolaylaştırıcı olacaktır. Yine uyku öncesi aşırı hareketli oyunlar oynamamak, ekrana uzun süre maruz kalmamak önemlidir.

Ek olarak, uykuya geçişi kolaylaştıracak rutinler yapılabilir. Örneğin, masaj gibi, şarkı/ninni söylemek, dokunmak gibi. Bu geçişte, çocuğun istediği zaman diğer odaya geçebileceğini, zorlandığında orada olduğunuzu belirten cümlelerle güven ortamı oluşturmanız yine bu sürece katkı sağlayacaktır.

Bu süreçte önemli olan, ebeveyn olarak kendi iç sesimizi dinlemek, içe dönmek, çocuğun sinyallerini fark edebilmek ve ihtiyaçlarını gözetebilmektir. 

 

Uzman Klinik Psikolog Gizem Tetik